{ "title": "Diş Cerrahisi", "image": "https://www.cerrahi.gen.tr/images/Dis-Cerrahisi-39.jpg", "date": "19.01.2024 10:29:16", "author": "Yasemin Akdaş", "article": [ { "article": "
Diş cerrahisi; diş ile ilgili tüm cerrahi işlemlerle birlikte yüz ve çene kemiğindeki tüm rahatsızlıkların tedavisi ile ilgilenmektedir. Son zamanlarda diş hekimliği cerrahisinin alanları daha da genişlemiştir. Ağız diş ve çene cerrahisi işlemlerin başında çene alt kemiğindeki kist operasyonları yirmi yaş cerrahisi, ağız içi kanser tedavileri, eklem problemleri ve çene kırıklarının tedavileri gelmektedir.

Diş cerrahisi sonrası kanama, şişlik ve ağrı gibi problemler ile karşılaşılmamaktadır. Çünkü gelişen teknoloji ile yeni teknikler sayesinde artık minör travmalar ve lazer uygulamaları ile dokulara daha az zarar ile işlemler yapılmaktadır. Bu cerrahi uygulamalar sayesinde hem operasyon sırasında hem de cerrahi sonrasında konfor artmaktadır.

Diş cerrahisinde nasıl tanı konulur

Diş cerrahisi tanı yöntemleri arasında röntgen gibi teknikler kullanıldığı gibi tomografiyle desteklenerek, hastanın birebir ölçüde üç boyutlu kemik modelinin elde edildiği yeni teknikler de kullanılmaktadır. Bu sayede cerrahi operasyondan önce kesin tanı konularak ameliyat planı tam olarak yapılabilmektedir. Tanı ve operasyon sırasında başarılı olmak için ortodonti ve protez uzmanı diş hekimleri ile multi disipliner çalışması gerekir.

Diş Cerrahi operasyonları nasıl gerçekleştirilir

Ağız boşluğu içerisinde yer alan yumuşak dokular yanak, dil, dudak gibi ve sert dokuları çene, diş, kemikler gibi ilgilendiren her türlü rahatsızlıkların teşhisi ve cerrahi iyileştirme yöntemleri lokal anestezi, genel anestezi veya sedasyon yapılarak klinik veya ameliyathane ortamlarında gerçekleştirilir. Hastaların büyük operasyonlar sonrasında hastane ortamında birkaç gün gözlem altında tutulmaları gerekebilir. Kanama ve şiddetli ağrı oluşumlarında müdahale edilebilmesi için hastane ortamı gereklidir.

Diş Cerrahisine gidilmesi gereken durumlar
Diş hekimliğinde sıklıkla yapılan implantların çeneye yerleştirilmesi, implant için gerekli olan kemiğin kısa kalması sonucu kemik greftleri yerleştirilmesi gibi ileri dental yöntemleri implant cerrahi tedavileri de diş cerrahi bölüm içerisinde yer almaktadır.

20 yaş dişleri ağız içerisinde en son çıkan dişlerdir. Üst ve alt çenede dişlerin arkasının en sonunda bulunurlar. Genellikle 20'li yaşlarda çıktıkları için bu adı almışlardır. Yirmili yaş dişlerinin gömülü kalması ve tam olarak çıkmaması durumunda ciddi eklem rahatsızlıkları oluşabilir ve komşu dişlere zarar verebilmektedir.

20'li yaş dişleri bazı durumlarda çenedeki yer darlığından çıkamayıp gömülü kalabilirler. Tam olarak gömülü kalabilecekleri gibi, yarı çıkmışta olabilirler. Ayrıca tam olarak çıkmamış 20'li yaş dişleri zamanla çene içerisinde büyük boyutlarda meydana gelebilecek kistlere neden olarak ciddi rahatsızlıklara sebep olmaktadırlar.

Herhangi bir soruna neden olmasa bile diğer dişlerin düzgün çıkabilmesi için 20 yaş dişlerinin ortodontik tedavi için çekilmeleri gerekmektedir. Bu gibi nedenlerden dolayı 20 yaş dişlerinin bölgesel uyuşturma ile diş cerrahisi tarafından çekimi yapılır.

Operasyon sonrasındaki ilk gün diş fırçalama, şiddetli çalkalama ve gargara yapılmamalıdır. İlk iki gün ılık ve yumuşak besinler tüketmek gerekir. Ağrı kesici ilaçlar ve doktor önermişse antibiyotik düzenli olarak mutlaka kullanılmalıdır. İyileşme sürecini etkileyeceği için bu dönemde sigara içmemeniz gerekir.
" } ] }